6 Ağustos sabahı ajanslar binlerce Ukrayna askerinin ve askeri ekipmanının Rusya’nın batı sınırlarını aştığını ve bir saldırının başladığını haber verdi. Aradan günler geçti ve Batı basını günlerdir “Rusya topraklarının 2. Dünya Savaşından bu yana ilk kez işgal edilmiş olmasının” önemini ve anlamını vurgulayan, Ukrayna’nın askeri yeteneklerini göklere çıkaran haber ve yorumlarla dolmuş durumda. Benzer bir sağanak en son geçen yıl “Ukrayna Karşı Saldırısı” sırasında yağmış ancak sekiz ayın sonunda büyük taarruzun bir fiyasko ile sonuçlandığını kabul etmek zorunda kalmışlardı.
Ukrayna’nın Rusya’nın Kursk bölgesine yönelen yeni saldırısı hakkında rivayetler çok. Günlerdir manşetlerden inmeyen büyük saldırı hakkında son iki günde Batı basınına yansıyan haber ve yorumlar biraz daha bütünlüklü bir değerlendirme yapmak için bazı veriler sunuyor. Ukrayna devlet başkanı Zelensky’nin baş danışmanı Podolyak Cuma günü yaptığı açıklamada, bu saldırının nedenlerine dair şunları söyledi: “Rusya’ya önemli taktiksel yenilgiler yaşatmamız gerekiyor. Kursk bölgesinde, Rusya Federasyonu’nu adil bir müzakere sürecine girmeye ikna etmek için askeri araçların objektif olarak nasıl kullanıldığını açıkça görüyoruz. Kanıtlanmış, etkili baskı araçlarımız var. Ekonomik ve diplomatik olanlara ek olarak.. Rusya’ya önemli taktiksel yenilgiler yaşatmamız gerekiyor.”
Podolyak bu saldırının, Rusya’ya taktik bir yenilgi yaşatmak için düzenlendiğini söylüyor. Ukrayna devlet başkanı Zelensky saldırının ilk günlerinde yaptığı bir açıklamada, Rus halkının da savaşı hissetmesi gerektiğini söylemişti. Yani saldırı Rus halkının savaşı hissetmesi için gerçekleştirilmişti. Bazı analist ve yorumcular, bu saldırının asıl amacının Ukrayna’da Doğu cephesinde istikrarlı ve kararlı bir ilerleme gösteren Rus ordu birliklerinin yavaşlatılması olduğunu düşünüyordu. Rusya bu gelişmeye karşı Doğu cephesindeki birliklerinden bir bölümünü buraya sevk etmek zorunda kalacaktı ve ilerlemesi duracak ya da yavaşlayacaktı. Rus ordusunun Doğu cephesindeki ilerlemesi bir gerçekti ve saldırının bunu durdurmak amacıyla yapılmış olması mümkün. Koparılan fırtınaya bakıldığındaysa, en az sözü edilen amaç kadar, Ukrayna’da moralleri yükseltecek ve Rusya’da moralleri bozacak bir “zafer” anlatısına duyulan gereksinimin altını çizmek gerekiyor.
İsminin açıklanmasını istemeyen bir Ukrayna yetkilisi Cuma günü Amerikan NBC kanalına yaptığı açıklamada, bir yıldır bu saldırıyı planladıklarını, “Operasyonun amacının Rusya’nın dikkatini cephe hattının diğer bölgelerinden, özellikle de Moskova güçlerinin yıl başından bu yana istikrarlı bir şekilde ilerlediği Donbass’tan başka yöne çekmek olduğunu” söyledi. NBC haberinde bu açıklamada ifade edilen amacı, “yüksek risk barındıran bir kumar” olarak yorumladı. NBC Ukrayna’nın Doğu’da gerilemesi sürerken Kursk’ta ne kadar kalabileceğini sorguluyor.
Rusya’nın Doğu’da Pokrovsk’a doğru ilerlediği belirtiliyor. İngiltere’nin Guardian gazetesi Pokrovsk için şunları yazdı: “Şehir savaş sırasında askeri bir garnizona dönüştürüldü ve birçok Ukraynalı asker cephede rotasyon yaptıktan sonra dinlenmek ya da gelecekteki operasyonlara hazırlanmak için burada kalıyor. Pokrovsk aynı zamanda Kramatorsk, Kostiantynivka ve Sloviansk da dahil olmak üzere bölgede Ukrayna’nın elinde bulunan birçok şehri birbirine bağlayan önemli bir yol üzerinde bulunması nedeniyle Ukrayna Ordusu için lojistik bir merkez konumunda.”
Son günlerde Pokrovsk’taki Ukrayna yetkilileri, insanları ayrılmaya ikna etmek için toplum merkezlerini geziyor, onlara tahliye treni için bir zaman çizelgesi ve batı Ukrayna’daki Karpat Dağları da dahil olmak üzere taşınabilecekleri kasabalar hakkında bilgi veriyormuş. Pokrovsk askeri yönetimi Perşembe günü yaptığı açıklamada, “Düşman hızla ilerliyor ve kişisel eşyalarınızı toplayıp daha güvenli bölgelere gitmek için zaman her geçen gün azalıyor” demiş ve eklemiş “Tahliye, kendinizi ve sevdiklerinizi kurtarmak için tek şansınız!”
Savaş alanındaki gelişmeleri takip eden Washington merkezli bir düşünce kuruluşu olan Institute for the Study of War, Perşembe günü Donetsk bölgesinde “Rus güçlerinin nispeten yüksek saldırı temposunu sürdürdüğünü” yazdı. Enstitüye göre Rus askeri komutanlığı bunu yaparak “Ukrayna Kursk bölgesinde Rus güçlerine baskı yaparken bile Ukrayna’nın doğusundaki ilerlemelere öncelik vermeye devam ettiğini” belirtti.
New York Times gazetesi yazarı da cepheden Donetsk’ten yaptığı haberde, “Açık kaynaklı savaş alanı haritalarına göre Rus birlikleri Ukrayna’nın doğusundaki stratejik Pokrovsk kasabasına yaklaşıyor ve Ukrayna’nın Rusya’nın batısına doğru başlattığı yeni taarruzun Moskova’yı savaş alanının başka yerlerindeki saldırılarını azaltmaya sevk edeceği yönündeki umutlarını şüpheye düşürüyor. Kentin ele geçirilmesi, Rusya’yı uzun süredir hedeflediği ve büyük bölümünü zaten kontrol ettiği Donetsk bölgesinin tamamını ele geçirme hedefine bir adım daha yaklaştıracak.” New York Times gazetesi yazarı haberini hazırlarken ismi açıklanmayan bazı ABD yetkililerinden görüş almış. Buna göre, “ABD’li yetkililer, Ukrayna’nın sınır ötesi taarruz için rezervlerini kullandığını, bu nedenle Kiev’in doğu cephesindeki birliklerini takviye etmesinin daha da zor olabileceğini” belirtmişler.
Cephede bu gelişmeler yaşanırken, Washington Post gazetesinde yayınlanan bir haber önem kazandı. Bu habere göre, Kursk saldırısından önce Kiev’le Moskova arasında Katar’ın Doha kentinde görüşmeler yapılıyordu ve “Ukrayna’nın Rusya’nın Kursk Bölgesi’ne saldırması, Moskova ile Kiev arasında Katar’ın arabuluculuğunda yürütülen ve ‘kısmi ateşkes’ yolunu açabilecek gizli görüşmeleri rayından çıkardı.” Yapılan görüşmeler, “her iki tarafın da enerji altyapısına yönelik karşılıklı yıkıcı saldırıların durdurulmasına” odaklanmış. Görüşmeler iki aydır devam ediyormuş ancak Kursk saldırısının başlamasıyla Rus temsilciler görüşmeleri durdurmuş.
Bu haberde verilen bilgiler, 2022’de yürütülen barış müzakerelerini ve dönemin İngiliz başbakanı Boris Johnson’ın apar topar Kiev’e koşup bu görüşmelerin sona ermesi için baskı yaptığı günleri anımsatıyor. Kursk saldırısının beklenen sonuçları yaratmadığı artık Batı basınının da kabul ettiği bir gerçek ve belki de saldırının gerçek hedefi yürütülen müzakerelerin durdurulmasıydı. Washington Post’a konuşan bir Ukraynalı yetkili, “Bu kışı atlatmak için tek bir şansımız var, o da Rusların enerji şebekesine yeni bir saldırı düzenlememesi” demiş. Kursk saldırısının bu beklentinin tam tersine hizmet etmesi kuvvetle muhtemel.
New York Times’a konuşan ABD’li yetkililere göre, “Kursk’a saldıran Ukraynalıların önünde ciddi zorluklar var. Rus takviyeleri geldikçe ve Ukrayna’nın ikmal hatları gerildikçe daha fazla toprak ele geçirmek zorlaşacak ve ele geçirilen topraklarda tutunmak sabit Ukrayna mevzilerini potansiyel olarak yıkıcı Rus hava saldırılarına maruz bırakabilir.” Sadece bu kadar değil, Fransa’nın Stratejik ve Savunma Araştırmaları Merkezi’nin yöneticisi Thibault Fouillet, Ukrayna’nın kalıcı olabilmek için Kursk’a hava savunma sistemleri, topçu bataryaları getirmesi ve asker değiştirmesi gerektiğini belirtiyor. Yeni bir cephe açmanın ve onu elde tutmanın kolay olmadığını vurguluyor.
Ukrayna’nın Kursk saldırısının asli hedeflerinden birinin kendi askerlerine moral kazandırmak ve Rusya cephesinde moralsizlik yaratmak olduğu son derece açık. Bu bağlamda Rusya’nın Donetsk’te ilerleyişini sürdürmesi ve yeni kazanımlar elde etmesi tabloyu değiştirecek esas unsurdur. Rusya’da buna göre hareket etmektedir. Batılı güçler Kursk saldırısıyla Rusya’yı aşağılama ve propagandayı yükseltme olanağını buldu. Keyfini çıkarıyorlar ama geçen Ukrayna karşı taarruzunun anıları canlı ve sonuçları iyi biliniyor. Batılı emperyalistler Rusya’ya karşı savaşlarında kullanabilecekleri uygun malzemeyi Ukrayna’da buldu ve tepe tepe kullanıyor. Süreç böyle aktığı takdirde giderek yaklaşan kış aylarında Ukrayna halkının çok ciddi ısınma ve aydınlanma sıkıntısı çekeceğini bizzat Ukrayna yetkilileri ifade ediyor.
İsviçre’de düzenlenen ancak Rusya’nın davet edilmediği Ukrayna barış zirvesinden sonra açıklamalar yapan Zelensky, yeni zirveye Rusya’nın da davet edileceğini söyleyerek geri adım atmıştı. Kursk saldırısından önceki haftalarda bunu birkaç kez tekrarlamıştı. ABD’de başkanlık seçiminin yaklaşması ve Trump’ın seçimi kazanma olasılığının yükselmesi ve Avrupa’da savaş yorgunluğunun giderek daha fazla hissedilmesi Ukrayna yöneticilerini koşulları yeniden değerlendirme noktasına doğru taşıyordu. Rusya ile müzakerelerin yeniden başlatılması da yüksek olasılıkla bu yeniden değerlendirme sürecinin bir ürünüydü. Kursk saldırısı bu girişimi boşa çıkarmış gibi görünüyor. Meselenin özü ise olduğu yerde durmakla kalmıyor, giderek daha fazla belirginleşiyor. Savaş esas olarak belirli kaynaklara, kapasitelere bağlı bir faaliyettir. Kaynaklar ve kapasiteler bakımından mutlak olarak dışa bağımlı bir güç ancak paralı asker olarak var olabilir. Ukrayna savaşının en belirgin hale getirdiği yön budur. Ukrayna her sıkıştığında böyle yeni “zaferler” kazanacak, büyük “başarılar” elde edecektir. Tüm bu büyük propaganda kampanyalarının ötesindeyse savaş alanının yalın gerçekleri hükmünü yürütmektedir ve yürütecektir. Batılı emperyalistler açısından Ukrayna’nın yakılıp yıkılması, Ukraynalıların ölmesi ya da ülkelerini terk edip başka coğrafyalara gitmesinin hiçbir önemi yoktur. Onlar sadece Rusya’yla savaşlarındaki kazanımlara bakarlar ancak gidişat orta vadede Ukrayna “kazanımları” üzerine de ciddi bir değerlendirme yapmalarını gerektirecektir. Ukrayna savaşı kendi hacmini aşan etkiler yaratmaya başlamıştır ve bu etkiler büyüyerek yayılacaktır.